28 Aralık 2009 Pazartesi

fen lisesi öğretmeni oldum son havadisim bu... daha önce anadolu güzel sanatlar lisesinde çalıştığım için anadolu liselerinde çalışmış öğretmenlere öncelik tanındı geçenlerde.. son gün haberim oldu.. kısmetmiş işte... artık mehmet vergili fen lisesi müzik öğretmeniyim.. inek öğrencilerim olacak... bakalım ne kadar müzik dersi yapabileceğiz sınav kaygısı taşıyıp deli gibi test çözen öğrencilerle... onlarla ilgili projelerim var bakalım ne olacak....
bunun dışında çok zamandır görmediğim bir iki arkadaşımla karşılaştım bugün toplantı için gittiğim başka bir okulda... (benim lisem) bana çok iyi göründüğümü hiç değişmemiş olduğumu söylediler.. böyle bir şey duymaya ihtiyacım varmış demek ki kendimi iyi hissettim...yazdıklarımı okuyuncu ne kadar çok devrik cümle yazmışım... devrik cümle kuranlarla ilgili psikolojik bir durum mu vardı sanki?hatırlayamadım... istanbul alışkanlığı olsa gerek burada da yürümüyorum ne zamandır hep araba altımızda... bugün toplantıya gitmek için iki tarafı ağaçla sıralı bir okul yolunda yürüdüm.. alpayın şarkısındaki gibi.... ve orada yürüken yeşillikler içindeki tek katlı kocaman bahçeli evler beni rahatlattı uzun zamandır düşünemediğim güzel şeylerin hayalini kurdum.. böyle bir bahçeli evde oturup köpek almak bahçeye çiçek dikmek çay içip yerlerde yuvarlanmak akının salıncakta sallanıp topRAKtaki solucanlarla oynaması köpeğin havlamaları.. hikmet ve akının köpekle yerlerde yuvarlanmaları... ahhh ahhhhhhhh
yine hayallere daldık... bir bloğu takip ediyorum nerde yaşıyolar bılmiyorum ama kadının 4 çocuğu var örgüler örüyor dikiş dikiyor piknikler şenlikler masal gibi bir hayatları var görünen... hatta adresi soulemama.com olması lazım açın bı bakın

27 Aralık 2009 Pazar

pis olsun dökük olsun ama kendi evim olsun.. bir hafta istanbuldaydım evim evim güzel evim yatması güzel oturması güzel yemek yapması güzel... insanoğlu nabkör 25 yılımı geçirdiğim ev değilde 5 yıllık evim daha rahat oluyor...geldik tekrar karabükteyiz bugün agsl sınavına girdim.. beynim dağıldı akademik işlere bu aralara kafam basmıyor dikkatimi toparlayamıyorum.. çocukta yaparım kariyerdeeee diye şarkı söylesem gaza gelirmiyim acaba?

10 Aralık 2009 Perşembe

yerle bir

Salı akşamı keNdimi acilde buldum bu soğuk algınlığı ne lanet yapışkan şeymiş..cumartesi geldi diren diren salı günü güç falan kalmadı ölecek gibiydim sonra serum biraz fayda etti şimdi daha iyiyim bugün perşembe.. 3 gündür kıpırdamandan yatıyorum kemiklerimin ağrısından uykumdan uyanıyorum öksürük nefesimi kesiyor... anacığım uşağıma mı baksın bana mı.. yazık aradn çıkı.. bir yandan da kışın ortasında banyomuz yerlebir durumda tadilat var... az kaldı geçecek bugünler

6 Aralık 2009 Pazar

örgü örmek yeni modeller örmek incik boncuktan kolyeler yapmak istiyorum.bir nevi derya baykal olup kafama göre şeylerle acayip modellerle uğraşmak istiyorum.. deli gibi keman çalmak istiyorum parça çalışmak eksiklerimi tamamlamak piyano parçalarıma çalışmak bach çalmak istiyorum..unuttuğum türküleri bağlamada tekrar çıkarmak çalışmak istiyorum..yatıp koltuğa saatlerce kitap okumak istiyorum...değişik değişik yemekler denemek yapmak öğrenmek kocaman masalar hazırlayıp eşim dostumla yemek istiyorum.. yatıp yuvarlanmak istiyorum istanbuldaki koşturmaya göre daha rahatım ama bu sefer şu gönül yorgunluğu beni rahat bırakmıyor//incelmek incecik olmak kocaman bol pantolanlar giymek içinde inceCik görünmek istiyorum hiç incelmekle ilgili bir takıntım olmamıştı ama sanki incelirsem içimdeki sıkıntı gidecekmiş gibi geliyor.Hafifleyecekmişim gibi..kuş gibi...ama bunun için de gayret gösterecek durumda değilim.. agsl sınavına çalışmak istyorum akının biraz tepemden inmesini bana bu kadar naz yapmamasını kendime zaman ayırmayı istiyorum... küçük şehir büyük şehir meselesi değil her yerde aynı teraneymiş/// şu bunalımlı halimden kurtulmak istiyorum.. bahar dalları gibi pembe sarı açmak istiyorum....çok mu şey istiyorum..

3 Aralık 2009 Perşembe

yıl biterken...

zor bir yıl oldu ve son günlerine girdiğimiz şu günlerde hala zor... evimden eşimden ayrı olmak insanı hüzünlendiriyor. bir yandan da akının mahsunluğu.. küsüyor bize.. babam da gitti annem de gitti diyor... sonra bir yerden gelmişssek anneanne üzülme ben geldim diyor.. demek ki kendi de üzülüyor ki öyle diyor.. bugün ankaradaki yakın bir arkadaşımın doğum günü.. demin onu aradım dedim ki genç kızdık bak iki çocuklu ana oldun.. o da hiç bir eksilme yok kilo yaş çocuk artıyor duruyor dedi.. ne mutlu ki böyle ya yapayalınz olaalar ne yapsın.. kilo konusunda azalmam lazım ama o inanç ve dikkati kendimde bulamıyorum.. şişko ve evi uzakta bir kadınım.. yeni yıldan ne bekliyorsun deseler evimi kocamı düzenimi istiyorum derim.. çok moral bozucu bir yazı oldu.. devam etmiyeyim bari...